İnsanın dış duyuları içerisinde en fazla önem taşıyan ve yüzdelik oranı en fazla olan diller şunlardır:

GÖRSEL: Dış dünyayı ve iç görsel imgeleri görmekle okumak, resim yapmak, yazmak, tasarlamak vb. gibi. (Eğitim ve öğretimdeki payı % 83 olduğu kabul edilmektedir)

İŞİTSEL: Dış dünyayı ve iç sesleri dinlemek, duyulanı ifade etmekle konuşmak, şarkı söylemek, mırıldanmak, müzik yapmak vb. gibi. (Eğitim ve öğretimde payı % 11’dir)

KİNESTETİK: Dış dünyayı ve kişisel duygulanımları, fiziksel bir takım belirtileri hissetmek, hareket edip eyleme geçmekle dokunmak, hareket etmek, denemek, el becerileri sergilemek vb. gibi.” (Markova ve Powell, 54) (Eğitim ve öğretimde payı % 1,5’dir)

Bir insanın öğrenmiş olduğu bilgilerin duyulara göre dağılımı da şöyledir:  % 83 görme, % 11 işitme, % 3,5 koklama, % 1,5 dokunma, % 1 tatma şeklindedir.

OKUMAK: GİK’lar İGK’lar için fonik yaklaşım; GKİ’ler için görsel deşifre metodu; KİG’ler, KGİ’ler ve İKG’ler için bütünsel dil yaklaşımı ile deneysel yaklaşımlar oldukça yararlı olacaktır. Okuduğunu tekrarlamak, bütün modellerin daha iyi anlamalarını sağlayacaktır.” (s.203)

YAZMAK: KİG’ler ve İKG’ler, özellikle de zaman kısıtlaması olduğunda uzun okumak ya da yazmak gibi ödevlerini tamamlamakta güçlük çekerler. Yazılı meteryali yavaş kavradıklarından, bu çocuklara kısa ödev ya da uzun zaman verilmelidir.

Söyleyeceklerini yazmadıkları ya da planlamadıkları sürece GKİ’ler ve KGİ’ler, sözlü sunum yapmakta çok zorlanırlar. Okudukları ya da yazdıkları konu onları için yeterince ilgi çekiciyse, İGK’ler ve GİK’ler, bu alanda çok başarılı olurlar.” (s.203)

MATEMATİK: Ellerle uygulama yapma yaklaşımı, GKİ’ler ve KGİ’ler için yararlı olacaktır. Anlatmaktan çok göstermek işlerine yarayacaktır. İGK’lar ve İKG’ler, matematik modellerin tamamını görmeyi ve bunları tartışmayı isteyeceklerdir. KİG’ler, hakkında konuşabilecekleri somut deneyimlere ihtiyaç duyarlar. GİK’ler de takım çalışması yapıp, başkalarına konuyu anlattıklarında başarılı olacaklardır.”(s. 203)

FEN: KGİ’ler, GKİ’ler ve KİG’ler en önce deneyerek, ardından da küçük gruplar halinde tartışarak öğrenirler. İKG’ler, İGK’lar ve GİK’lar, deneyden önce ve deney esnasında tartışma yapmaya ihtiyaç duyarlar.” (s. 203)

TARİH VE SOSYAL BİLİMLER: İGK’lar, bu alanda çok başarılı olacaklardır. KİG’lere ve İKG’lere öğrendiklerini göstermeleri için uzun yazılı raporlardan ya da testlerden öte, başka seçenek tanınmalıdır. Örneğin sözlü sunum yapmaları istenebilir. GKİ’ler ve KGİ’ler, kostümler, haritalar, maketler yapmaya teşvik edilmelidirler. İGK’lar ve GİK’ler de uzun hikayaler yazmalı, yazılı bilgileri teybe kaydetmelidirler.” (s. 204)

MÜZİK: Şarkı söylemeyi çok seven KİG’ler ve İKG’ler için nota okumak zor olabilir. İGK’lar şarkı söylemede güçlük çekebilirler. KGİ’ler ve GKİ’ler, armoni, kompozisyon konularında başarılıdırlar, müziği bir bütün olarak algılayabilirler. GİK’lar şarkı sözü yazmakta çok başarılıdırlar.” (s.204)

BEDEN EĞİTİMİ VE ELİŞİ: KİG’ler, GKİ’ler ve KGİ’ler izleyerek ya da deneyerek bu işleri başarabilirler. GİK’lar ve İGK’lar ise deneme yapmadan önce sözlü talimatlara, benzetmelere ihtiyaç duyarlar. İKG’ler için de önce yapmaları gereken iş tarif edilmelidir.” (s. 205)

 

adarselim@gmail.com

(S. ADAR, “Çocuğunuzu Tanımak İster misiniz?” eserimden)