Neden Çok Evlilik Kadınlara Verilmemiştir?
“Neden dört kocalı bir kadın olmuyor da dört eşli bir erkek olabiliyor?”
Günümüzde çok yaygınlaştırılmak istenen bu ve benzeri sorular, kasıtlı olarak soruluyor. Özellikle kadın erkek eşitliğini savunanlar; çok evlilik konusu açıldığında bu soruyu ileri sürerek, kendilerini sözde haklı çıkartmaya çalışırlar.
Sorunun en kısa cevabı bunu savunanlar veya bu tezi benimseyenler kendileri uygulasınlar. Ancak toplumsal ahlakı bozmasınlar yeter. Kabul etmeyenlere de karışmasınlar. Dört kocalı bir kadın tezini savunan erkeğe; “bu akşam hanımınla birlikte olayım” deseniz sözde çok medeni ve eşitlikten yana olan o erkeğin tavrı ne olacak. Ama dikkat edin yumruğu burnunuzu kırmasın, gözünüzü kör etmesin! Eğer bu tezi savunan kadın ise, dört erkek birden teklifte bulununuz. Savunduğu teze ve söylediği söze bin pişman olacaktır.
Birden fazla erkekle ilişkiye giren bir kadının doğru nesepli bir çocuk dünyaya getirmesi oldukça zor ve mümkün değildir. Bir insan için kendi soyunu, annesini ve babasını bilmesi kadar güven ve mutluluk verici bir şey olamaz. Önemli bir sebepte miras hukukunda ortaya çıkacaktır. Zaten cahiliye döneminde kim daha zengin ve varlıklı ise kadın çocuğun o kişiden olduğunu söylermiş.
İslam’daki terbiye, kadını öyle bir seviyeye yükseltiyor ki, kıskançlık yüzünden ve kocasına karşı misilleme yapmasına ve bu tür duygusallıklara kapılıp kocasından intikam alması asla vaki olmamış olaylardan sayılmaktadır.
İffet, izzet ve namus sadece kadınlara has değil, bilakis aynı özellikler erkekler içinde geçerlidir. Bir kadın izzet ve iffetini korumaya özen göstermesi ne kadar önemli ve namussuz ifadesinden ne ölçüde rahatsız oluyorsa, bir erkek içinde bu hususlar aynıdır.
Çok erkekle evli bir kadın düşünün ki; aynı gün ve aynı gece hatta aynı saatte birkaç erkek birlikte olmak istese, erkekler arası kargaşa bir tarafa dursun, bu durum kadına zulüm olmaz mı?
“Neden erkek çok eş edinirken, kadın edinemez?”
Bunun asıl cevabı, mülkün sahibi olan Allah böyle istediği ve böyle emrettiği içindir. Allah’ın, her emrinde ve her yasağında sayısız hikmetler vardır. Bu hikmetlerde insanlara faydalıdır.
“Kadının en esaslı hasleti sadakattir, emniyettir. Fakat kocasının vazifesi, ona hazinedarlık ve sadakat değil, belki himayet ve merhamet ve hürmettir. Onun için, o erkek inhisar altına alınmaz. Başka kadınları da nikâh edebilir.” (Nursî, Lem’alar, 198)
Neden bir kadın birden fazla eş ile evlenemez, hikmeti nedir?
-
Evliliğin gayesi neslin devamıdır. Bir kadın dört erkek ile evlenirse bir yılda bir defa doğum yapar. Fakat bir erkek dört kadın ile evlense bir yıl içerisinde dört doğum gerçekleşebilir.
-
Kadın fıtratı gereği hem bedeni hem de duygusuyla şehvet duyar. Kadının dört eşi olsa, bunlardan ancak en beğendiği ile tam anlamda şehevi bir duygu içerisine girip diğerlerini ihmal eder. Oysa erkeğin bedeni şehveti daha güçlü olduğu için, her eşiyle şehevi bir duygu içerisine girebilir.
-
Ülkemizde kadınlar menopoza 50 yaşında giriyorlar. Bu yaştan sonra genellikle doğum yapamıyorlar. Hatta cinsel istekleri dahi azalıyor. Fakat erkek 80 yaşında bile hem çocuk edinebilir hem de cinsel duyguları devam edebilir.
-
Bir kadın dört erkek ile evlenir ve bir çocuğu olursa, çocuğun hangi kocadan olduğu tartışma konusu olur ve anlaşmazlıklar çıkar. DNA gen testi dahi çeşitli dolaplar döndü diye kişileri ikna etmeyebilir. Oysa bir erkek dört kadın ile evlense, herkesin çocuğunun hem annesi hem de babası tartışmasız belli olur ve açıkça bilinir.
Bugün bir anket yapılacak olsa; hiçbir erkek çok kocalı bir kadınla nikâhlı olmak istemez. Zaten dinî hükümlere göre evli olan bir kadınla dinî, hatta resmi nikâh yapılamaz, yasaktır. Dinî açıdan zina sayılır ve recm uygulamasına tabi tutulur. İslam hukukunda evli veya dul olup zina yapan kadın ve erkek DÖRT MEZHEBİN ittifakla görüşüne göre “ölünceye kadar taşlanarak” cezalandırılır. Bu cezalandırmaya “recm etmek” denir.
Yine böyle bir anket kadınlara uygulansa; kasıtlı davranmamak şartıyla binde bir kadın dahi kabul etmez. Hatta binde on kadın dahi kabul edip istese genel kaideyi bozmaz ve hiç önemi yoktur. Hüküm ekseriyete göre verilir. Dinen yasak olmasına rağmen çok eşli bir kadın huzurlu ve mutlu bile olamaz. Mutlu olması mümkün değildir.
Soru: Birden çok kadınla evlenme usulü, eşitliğe aykırıdır, erkeğe daha fazla salahiyet verilmesi manasını içermektedir.
Cevap: Bu usul, haddizatında eşitliğe aykırı değildir. Muhtelif kimseler, her hususta aynı durumda, aynı kabiliyette olmadıkları için birçok hususlarda salahiyetleri, kazandıkları haklar da aynı şekilde olamaz. Böyle bir hal ise eşitliğe aykırı sayılamaz.
Kadınlar ile erkekler; aile teşkilâtı hususunda eşit bir durumda asla bulunamazlar. Böyle eşit bir duruma, bir nazik cins olan kadınlar ile kuvvetli bir cins olan erkeklerin durumları, kabiliyetleri asla müsait değildir. Bunun tersini iddia etmek, erkekler ile kadınların arasındaki şahsî hallerin, ruhî özelliklerin, hayatî olayların, yaratılıştan gelen kabiliyetlerin farklılığını bilememekten ve nikâhın meşruiyetindeki yüksek içtimaî felsefeyi düşünmemekten ileri gelir.
İlmî gerçeklerdendir ki, hikmet sahibi Yüce Yaratıcı erkekleri birçok bakımdan kadınlardan farklı yaratmıştır. Kısaca, ortalama olarak erkeklerin bedenî ve beyinsel ağırlıkları, kadınlarınkinden daha fazladır. Erkeklerin sinir sistemleri de kadınlarınkine nispetle daha mükemmeldir. Erkekler hayatın sıkıntılarına daha fazla katlanabilirler. Kadınlar ise erkeklere nispetle birtakım hastalıklara, arızalara daha ziyade müsait bulunmaktadırlar. Özellikle kadınlar yaratılış bakımından zayıftırlar, birçok zamanları hayız ile, nifas ile, hamileliğin ağır yükü ile geçer gider, pek erken çocuk yapmaktan kesilme çağına kavuşurlar.
İşte böyle bir yaratılışta, bir durumda bulunan kadınlardan birçokları doğurdukları çocuklarıyla meşgul olmaya mecburdurlar, artık bir kocalarına karşı olan vazifelerini bile hakkiyle yerine getiremezler.
Çok Evlilik Hakkı Neden Erkeklere Verilmiştir?
İslamiyet’in dört kadınla evliliğe izin vermesi insan fıtratına uygundur. Konuya sadece duygusal açıdan yaklaşmak yanlış sonuçlara yol açabilir. İslam; insan akıl ve mantığının kavrayabileceği ve kolaylıkla kabul edebileceği bir dindir.
Kadınların hamilelik dönemi, her ay hayız (adet) dönemi ve nifas (çocuk doğumu) dönemi vardır. Hamileliğin beş ayı, hayızın asgari (7 gün) yılda toplamı üç ay eder. Buna bir ayda nifas katıldığında bir kadın hamile kaldığı bir yılda toplam dokuz ay erkekle ilişkiden uzak kalmaktadır. Çocuk olmadığı yıllarda ise hayız (7 gün) asgari üç ay, (hayız 15 gün) olursa azami altı ay bunlara birde grip vb. hastalıklar dahil edilirse süre daha da artar. Bu sürelerin ortalaması alındığında en az dört ay eder ki; erkeğin bu süre içinde hanımıyla ilişki düzeyinde birlikte olamaz
Erkekler altmış, yetmiş yaşlarında bile cinsel olarak tahrik olabilirler. Kadınların ise bir müddet sonra cinsel kudreti zayıflar. Bu durum kadının fıtratı ile erkeğin fıtratının aynı olmadığının göstergelerinden biridir. Bu sebeple bazı erkeklerin zinaya düşme tehlikesi olabilir.
Ayrıca kadınlar erkekler kadar kolay tahrik olmadıkları için cinsel ilişkiye erkeklerden daha az ihtiyaç duyarlar. Yani bir sene içerisinde erkekler kadınlardan daha çok cinsel ilişki ihtiyacı hissederler. Kadınların adet günleri vardır ve bu zamanlarda karı koca cinsel ilişkiye giremez. Kocanın bu durumda zinaya düşme tehlikesi olabileceği için de erkeğe birden fazla kadınla evli olma hakkı verilmiştir.
Erkeğe birden fazla kadınla evlilik hakkı tanınması ile erkek, çocuk sahibi olmak için kısır, hasta veya engelli olan karısını boşamak zorunda kalmaz. Birden fazla kadınla evlilik cinsel yönden engeli bulunan kadınlar için azap değil, bir rahmettir.
Kadınların yaşadıkları ay hali, gebelik, lohusalık, emzirme gibi haller, evlilik hayatlarının üçte birinde onları cinsi hayattan uzak tutmaktadır. Bu nedenle bir erkeğin, birden fazla kadınla evlenebilmesinin câiz kılınması kaçınılmaz olmaktadır.
Avrupa’da zinaların, fahişelerin sayısının yüksekliği dikkate alındığında; İslam’da birden fazla kadınla evliliğe izin verilmesi insan fıtratına uygun bir hükümdür. Duygular, meyiller ve psikolojik tavırların çoğu telkin ve eğitim ile oluşur ve değişirler; birden fazla kadınla evliliğin yaygın olduğu bir toplumda İslâm kadınının duygular ile tek kadınla evliliğin geçerli olduğu toplumlardaki kadınların -bu konu ile ilgili duygu ve eğilimleri- aynı değildir.
Hz. Yakup, Hz. Davud, Hz. Süleyman, Hz. İbrahim ve Hz. Musa peygamberler birden fazla kadınla evliliğe karşı çıkmadıkları gibi, kendileri de çok evlilik yapmışlardır.
adarselim@ gmail.com