Eğitim, mikro planda çocukta şahsiyeti inşa etme faaliyeti iken, makro planda ise; istikbali yani, yarınki cemiyeti kurma ameliyesidir. Yarının toplumunu inşa ederken bugünün gençliğini iyi yetiştirmek gerekir. Eğitimin yaşı olmadığı gibi, yazı kışı da olmaz. “Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz” sözü dikkate alındığında “hayat boyu öğrenme / eğitim” insan için geçerlidir. Her zaman, her yerde ve her yaşta eğitim devam eder.

Öğrenmeyi, sadece örgün eğitim ve öğretimle sınırlandırmak doğru değildir. Zaten “eğitimle öğretim,” eski ifadeyle “talim ve terbiye” birbirinden ayrılmayan ikizler, birbirini tamamlayan uygulamalar, biri diğerinden ayrı olamayan bilgi ve beceri kazanmalardır.

Ancak son yıllarda eğitimde “yaz okulları, yaz kursları” gibi bir ayırımla, “kış okulları ve kış kursları” şeklinde bir eğitim de ortaya çıkmış oluyor. Aslında eğitimin yazı ve kışı olmaz ve de olamaz. Ancak eğitimde yazın veya kışın uygulanabilecek konu, deney, gözlem, uygulama, etkinlik vb. olabilir. Ülkemizde kışın denize, göle ve açık havada havuza girmek mümkün değildir. Kışın yayla turizmleri yapılamıyor, ama yazın bu imkânları değerlendirmek mümkündür. Böyle örnekleri çoğaltabiliriz. Hatta birçok aile veya kurumlar artık yaz okullarında –bazı üniversitelerde uygulandığı gibi- eğitimleri bir bakıma benimsemiş durumdadır. Çünkü ailelerin maddi kaybı söz konusu iken, çocuklarının, yıl veya dönem kayıpları olmuyor. Öğrencileri erken mezun olabiliyor. Ancak bu eğitimin de etik olup olmadığı tartışma konusudur.

Diğer yaz okulları ise çeşitli kurslar, sosyal etkinlikler, teknik bilgiler, sportif aktiviteler vb. olanlarıdır. Hatta 8. sınıfa geçenler için LGS-SBS sınavı ön hazırlığı ile 12. sınıfa geçenler için YGS hazırlığının başladığı bir dönem olması nedeniyle birçok aile öğrencilerin bu sınavlara hazırlanmaları için yaz tatilini adeta yaz okulu şeklinde değerlendirmektedir. Aslında öğrenciyi usandırmamak kaydıyla çok iyi bir uygulamadır. Çünkü sınavlar maratonu ülkesiyiz, sınavlarda derece yapmanın veya yüksek puan almanın yolu çalışmaktan geçmektedir.

Bu bakımdan yaz okulları, öğrencilerin gelişimi açısından yararlı olabilir. Öğrencinin gideceği programları ve eğiticilerinin gözden geçirilmesi gerekir. Öğrenciler için, faydalı olabilecek yaz programları tercih edilmeli. Tatillerde öğrenme kayıplarını en aza indirmek mümkündür. Bu kayıpların telafi edilebilmesi için yaz tatili iyi bir fırsattır. Tatil kavramıyla ilgili olarak velilerin bilgilendirilmesi ve onlara çeşitli öğretici kılavuzların hazırlanıp sunulması önemlidir. Fakat bu çalışma, bir ders disiplini içinde değil, iyi bir programla ele alınabilir. Buna göre bir çalışma planı yapılabilir. Ama çocukları sıkmadan bir çalışma yapılması faydalı olacaktır.

Özellikle yazın okunacak kitap ve dergiler öğrenci seviyelerine uygun öykü tamamlama, şiir yazma, hikâyeler, bilmeceler, bulmacalar, fıkralar, testler, kelime avı, projeler, duvar yazıları, eğlenceli matematik, şekil tamamlama, rakam tablosu, eşleştirme, sayı robotları, oyunlar, zihinden işlemler, bilim dünyasından damlalar, metin tamamlama, biyografi yazma gibi etkinliklere ve çalışmalara yönelik eğlenceli ve hoş vakit geçirici olanlara yer verilmelidir.

Aslında tatilin anlamı, eğlenmek, dinlenmek, rahatlamak, anne-baba, akraba, arkadaş vb. ile bol ve keyifli vakit geçirmektir. Çocukların yaz tatilini eğlenerek, dinlenerek ve enerji depolayarak hem psikolojik gelişimlerini hem de zihinsel gelişimlerini olumlu etkileyecek şekilde geçirmeleri çok önemlidir. Tatil aktivitelerinin de bu amaca hizmet etmesi gerekir. En güzel uğraşı, imkanları olanların kesinlikle kaçırmaması gereken hiç şüphesiz yaz okulu olan “Yaz Kur’an Kursları”dır.

Yaz tatilini mutlu, verimli ve güzel bir şekilde geçirmek için her öğrenci kendi üzerine düşen bir yaz tatil programı yapmasıdır. Zaten planlama ve hedef koyma hayatımızın her alanında olması gereken durumdur. Plan ve programı hazırlarken dinlenmeye, gezmeye, arkadaşlıklara, eğlenmeye vakit ayrıldığı gibi, dönem içerisinde akademik başarısı düşük olan derslerin telafisi de göz önünde bulundurulmalıdır. Özellikle okuldaki dersleri düşük ve ders konusunda eksiklikleri olan öğrenciler için, bu tatiller diğer arkadaşlarının seviyesine ulaşmak için önemli bir fırsat olarak değerlendirilmelidir.

Ancak ülkemizin yapısı ve coğrafi konumu ile geçim meşgalesi bölge ve yörelere göre farklılık göstermektedir. Tarım ve hayvancılık ülkesi olmamız, kırsal alanda yerleşim birimlerimizin çokluğu ve geçimlerini sürdürebilmek için yazın çalışmak zorunda kalan yüzlerce öğrencinin mevcut olduğu da bir gerçektir. Böyle olanların tek gayesi aileye gelir sağlamaktır.

Bu bakımdan kişiyi hedefine ulaştıracak çalışmalar, her ne şekilde olursa olsun, kendini mutlu edecek faaliyet ve çalışmalarda bulunması gerekir. Bunlar ister kışın isterse yazın olsun hiç fark etmez.

 

adarselim@gmail.com