İnsanlar, faaliyetlerini yerine getirirken “etkinlik ile verimliliğini” etkileyen ve engelleyen faktörlere zaman tuzakları adı verilir.

Plansızlık, ön yargı, vücudun ihtiyacı dışında fazla uyku, ihtiyaç harici bilgisayarla / internetle uğraşmak ve TV karşısında uyuşup kalmak, çok fonksiyonlu cep telefonları, zaman yönetimini kontrol edememek, hedeflerin belirsizliği, acelecilik, düzensizlik, birden fazla işe girişmek, çalışmaya yoğunlaşamamak, hedefe odaklanamamak, karamsarlığa kapılmak, arkadaşlara hayır diyememek, gereksiz oyun ve eğlenceler,  sorumsuzluk, ilgisizlik ve zamanı verimli kullanmamak, önemli ve önceliği olan işleri ilk sıraya koymamak, işi zamanında yapmayıp ertelemek, kendini küçümsemek, stres ve sıkıntı, çeşitli mazeretler üretmek ve en önemlisi de kararsızlık olup” vb. zaman tuzakları arasında yer alan etkenlerdir.

Plansızlık: Plan, belli hedeflere ulaşmak amacıyla yapılan hareketlerdir. Kişinin yaşamını ve çalışmalarını tanzim eder. Bu nedenle kişiler yapacakları işlerinde;

Neyi?, Nasıl?, Niçin?, Nerede?, Ne zaman?, ve Ne Şekilde Yapılacağı? sorularına cevap bulmalarını sağlar. Plan yoksa zaman kaybı çok olur.

Kişinin amacına yönelik planlar, bir müteahhitin projesine benzer. Proje olmadan binanın şekli belli olmadığı gibi, plan olmadan da kişinin başarı yol haritası belirlenmiş olamaz. Bu bakımdan plan; günlük hedefler belirleyerek zamanı dilimlere ayırarak kullanmak demektir.

Erteleme: Zamanı etkin kullanmayı engelleyen en önemli faktörlerden biri de erteleme hastalığıdır. Erteleme yapılması gereken işlerin sonraya bırakılmasıdır. Aslında erteleme işlerin ve derslerin çoğalması, yükün ağırlaşması demektir. Zaten erteleme sinsi bir zaman tuzağıdır.

Önyargılar: “Hiçbir şeyde başarılı olamam”, “bu işi başarmak için gerekli yeteneklere sahip değilim” ve “ben bu dersi anlamıyorum veya sevmiyorum” gibi önyargılar, kişileri atalete atar. Kişinin çalışma şevkini kırar, azim ve heyecanını söndürür. Bu öyle bir tuzaktır ki, kişileri başarı yolundan geri döndürür.

Uyku: Uykunun zaman tanziminde rolü büyük olup, zamanın verimli kullanılmasında önemli bir unsurdur. Zevkli bir zaman tuzağıdır. Bu bakımdan uykunun da bazı sınırları olmalıdır. Yaşa göre uyku müddeti değişebilir. Zaten İslam âlimleri tarafından insan için ortalama 4 veya 5 saat uykunun yeterli olduğu kabul edilmekte ve tıp ilminde ise, 8 saat olduğu söylenmektedir.  Ortalama olarak normal 6 saat uyumak yeterliyken, 10 saat uyumak arasındaki fark “4 saat” etmekte ve bu süre çalışmak için iyi bir zaman dilimini oluşturmaktadır.

Bilgisayar / İnternet: Zaman hırsızı olarak kabul edilen bilgisayar / internetin evlerde kontrol altına alınması gerekir. Sadece evlerde değil, çocuk ve gençlerin yeterli denetimi yapılamayan “internet kafe” gibi mekânlara gidişlerinin de özellikle takip ve kontrol altına alınması büyük önem taşımaktadır.

İnternet, dipsiz kuyu, manzaralı ve çekici mekân, mıknatıslı manyetik alan, ucu görünmeyen tünele benzer.

Bir bakayım derseniz derinliklerinde ve manyetik alanına kapılır, kalırsınız. İnternet kontrollü kullanılmadığında, çok etkili ve çekici bir zaman tuzağıdır. Bu öyle bir tuzaktır ki; ekser öğrencileri aç bıraktırıp, ceplerindeki harçlıkları internet kafelere verdiren bir etkendir.

Televizyon: İnsanların zamanlarını, emeklerini, ömür sermayesini nefis ve şeytan lehine, insanın aleyhine kullanıp, insan hayatını sinsice bazen güldürerek, bazen de hüzünletip ağlatarak, hatta izleyenleri meraklandırarak kişinin kendisine hissettirmeden zamanını almakta ya da çalmakta olan tuzaklar olduğunu söylemek mümkündür.

TV kanallarında gezinirken filmlere takılıp kalınmakta, iş yapmak ve derslere çalışmak ertelenmektedir. Birkaç defa izleyelim derken bu zamanla bazı program ve dizilere tutku oluşturmakta, neticede abone olunmakta, bütün işleri terk ederek TV karşısında kalınmaktadır.

TV ve internet; çocuk ve gençlere hatta yetişkinlere de bir zevk, eğlenme ve vakit geçirme, oyun oynama araçlarıdır. Bu araçlar çocuk, genç ve yetişkinleri “rehin” ve “esir” almış durumdadır.    İnsanları hipnotizma eden bu sihirli kutular ve aynı zamanda kişileri kendisine mahkûm eden “elektronik kelepçeler” ve aynı zamanda da “zaman yeme makineleri” olduğunu söyleyebiliriz.

 

adarselim@gmail.com

(Selim Adar, Başarının Şifreleri, eserimden)